Hayatta hep pişmanlıklarımız vardır...
Son bir bakış, son sarılış ve son konuşma... Ve kaybederiz sevdiklerimizi...
Yıllar geçse de hep içimizi parçalar bu sonlar...
Son bir bakış, son sarılış ve son konuşma... Ve kaybederiz sevdiklerimizi...
Yıllar geçse de hep içimizi parçalar bu sonlar...
Sevdiğim insanlara, evime ya da bir fotoğrafa hep çok anlam yükledim...
Her birini kaybettiğimde bu kadar hayattan uzaklaşmam da bundan...
Her birini kaybettiğimde bu kadar hayattan uzaklaşmam da bundan...
Peki bu kadar değer verirken zamanında kıymetini bilmemek niye ??
Hep "seni seviyorum" ve " Özür dilerim" kelimelerini gücenmeden söylemeyi öğreten bir ailede büyümüşken;
ne sevdiğimi söylemeyi ne de özür dilemeyi becerebilen bir insanım...
ne sevdiğimi söylemeyi ne de özür dilemeyi becerebilen bir insanım...
Babam gittiği gün kahramanım, oyun arkadaşım, can varlığımda gitmişti...
ilk önce kahramanım terk etti beni..
Sonra şen sesi ve şimdi geriye kalansa fotoğraflara baktığımda hatırladığım anılarım...
Sanki geçmiş yaşanan güzel bir masal gibi...
Hastalandığımda hep içimden "Babam olsaydı böyle olmazdım..." dedim..
Peki babamla başlayan kaybetme korkum sevdiklerimi kaybetmemeye yetti mi?